"Beyaz Zambaklar Ülkesinde" Kitabından En Güzel Alıntılar...
"Sev, sev, sev! İnsanları sev! Her çeşit insanı sev! Yaşayan her varlığı sev! Tüm dünyayı sev. Ağacı da taşı da tarladaki kum tanesini de gökteki yıldızı da sev. Her şeyi sev! Her şeye hayat vereni sev!"
"Herkes hayattan sadece bir şeyler almaya bakıyor. Fakat kimse hayata bir şeyler katmayı düşünmüyor."
"Aydın olmak efendi elbisesi giymek, kolalı yakalara sahip olmak veya şık bir şapka takmak değildir. Aydın sınıf halkın beynidir."
"Dinsizlik halkın ruhunun yoksulluğudur, hastalığıdır."
"Üstelik o günler unutulsa dahi yaşanmıştır bir kere. Ülkenin ruhunu o günler yakmış, vatandaşlarında derin izler bırakmıştır."
"Gençliği suçlamayın, kendinizi suçlayın. Siz nasıl yetiştirdiyseniz, öyle bu gençlik. Gençliği nasıl yetiştiriyorsunuz? Yetiştirmiyorsunuz! Anneler ev işi, mutfak, alışveriş, temizlik ve çamaşırla meşgul. Babalarda iş, görev ve ticaretle."
"Bana kalırsa halkların birçoğu hala yamyamlık düzeyinde bulunmaktadır. Sadece insanları farklı yollarla yiyorlar."
"Çocuklarla konuşmuyorlar. Hayatlarında ne olup bittiğini ile ilgilenmiyorlar. Olur da zaman bulurlarsa biraz öpüp okşuyor, tatlı veya oyuncak veriyorlar. Ardından da 'Hadi gidin çocuklar! Kendi kendinize oynayın!' diyorlar. Yani diğer bir deyişle: 'Kaybolun gözümün önünden. Ne isterseniz yapın. Yeter ki bizi rahat bırakın.'"
"Halk bir şeyde son derece iyidir: sabretmede"
"Yeni zaman, yeni şarkıları doğurur."
"Hayatlarımızdaki dayanılmaz düzensizliğin başlıca nedenlerinden biri, herkesin hayatını düzene koymak yerine hayatının düzene koyulmasını istemesidir."
"Sanki bizler hayatı kenardan izleyenlermişiz ve her birimiz, herkesin ve her şeyin yargıcı yapılmışız gibi."
"Kitaplar körlerin gözünü açar. Manevi olarak tamamen aptallaşmış her insanın yüzünde utancın rengini ortaya çıkarır."
"İnsan hiçbir şeyin önünde düşmemeli ve alçalmamalı."
“Öğrencilerinize yüksekokulların birer diploma fabrikası olmadığını söyleyin.”
"Tanrı'nın önünde, kendi vicdanınıza dürüst olmak istiyorsanız etrafınızda suçlu aramayın."
"Çünkü insanlar kahraman değildir. Onlar dünya denen büyük gübre yığınında ki solucanlardır. Onlar her çeşit ışığın rahatsız ettiği köstebeklerdir. Çünkü ışık gözlerini acıtmaktadır. İnsanlar tatlı yalanı sever."
"İmkânım olsaydı yalanı dünya üzerinden kaldırmak için bütün insanları yok ederdim."
"Onlardır ki burada toplumun en alt sınıfındaki insanlar dahi, derin bir uykuda yere düşen dallar gibi çürümüyor, düşünüyorlar."
"Nesiller her zaman değişir ve yenilenir. Yeni nesiller beraberinde yeni anlayışlar, yeni emeller ve istekler getirir."
“İnsanlar yoksulluklarına razı gelmiyorlar.”
"Eğer insanlarda ve haklarda dindarlık olmazsa, ne bilim ne felsefe ne sanat ne de politika; hayatı dertlerden, insanları da kötülükten kurtarabilir."
“İnsanlar esasen kötü, alçak ve ahlaksız değildir. Yoksulluktan, ağır işten, hor görülmekten, küçümsenmekten ezilmiş ve eziyet görmüşlerdir. Ruhları öfkeyle doludur. Ve onlardan daha zayıf olan herkese bu öfkeyi akıtmaya hazırlardır.”
"Düşük tabakadaki insanlar çevrelerinde gösteriş, ihtişam ve güirültülü bir eğlence gördükçe bu onlarda yeni bir kıskançlık doğuruyor. Bu onları daha da öfkelendiriyor. İnsanlar şartlarından memnun olmadıkları, hayal kırıklığı ve ha setle dolu bir atmosferde doğuyor, yetişiyor ve yaşıyorlar. Toplumdaki bu hayat tarzı insanları kabalaştırıyor, hayvanlaştırıyor."
"Korkunun çocuklarısınız siz. Dininizi bile yanlış anlıyor, sürekli korkarak, titreyerek ve inleyerek inanmayı tercih ediyorsunuz."
"Ne zaman ki halkta hareket etme gücü toplanır ve doğar, halkın kendisi ilerlemeye başlar."
"Fakülteye sokulmaması gereken insanlar konferans veriyordu."
"Şükürler olsun ki, gençler her şeye yeniden başlıyor: Yaşamı daha iyi, daha akıllı, daha güzel bir düzene sokacaklar."
"Tanrı’yı içinizde arayın, kendiniz için arayın."
"Bununla alakalı Tolstoy şöyle der: 'Hayatımızdaki dayanılmaz düzensizliğin başlıca nedenlerinden biri, herkesin hayatını düzene koymak yerine hayatının düzene koyulmasını istemesidir.'"
“Suçlu günahı işleyen değil, karanlığı yaratandır.”
"Devlet büyük ailedir. Halk kitleleri ise sizin küçük kardeşleriniz. Hayatlarındaki felaketler halkın yüksek tabakalarının suçu ve utancıdır. Şunu unutmayın: Halk uzun süre sabredebilir ama her şeyin bir sonu vardır. Halk kitleleri de canavarlaşabilir. Bunun olmasına izin vermeyin!"
"Geçmişlerinde utandılar, fakat aynı zamanda gelecek için mutluydular da."
"'Bizlerin payına sadece bataklıklar ve taşlar düştü, onlarıda kültür dünyamıza taşıdık,' der Finler."
“En mühim hazinemiz, okullardır.”
“'Sorun nedir?' diye sordu.
'Sorun insanların ruhunda!' dedim."
"Aileleri, kalpsiz bir dünyada, güvenli sığınaklar olarak görmeyi, ülkemizin aydın, uygarlaşmış insanlardan oluştuğunu düşünmek istiyoruz."
"Hayattaki her iyi iş maalesef karanlık ve yıkıcı güçlerle mücadele etmekten dolayı zorlaşıyor."
"Her sürü kendisinin en yetenekli ,en kültürlü ve en asil millet olduğuna emindir."
“Kahramanlar kitleleri yakar ve canlandırır. Fakat bunu kendi halkından elde ettiği ateşle yapar.”
"Bir hastayı öncelikle onu dinlemeden nasıl tedavi edebilirsiniz?"
"Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlaken çürüyor da, hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin karakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bunu doğal bir durum sanıyor sanki. Ama bu böyle mi olmalıdır?"
"Çocukluk yılları, çocuk aklı ve ruhu hiç ellenmemiş bir tarla gibi bomboş kalıyor. İyi hiçbir şey etkilemiyor buraya."
"Her halk hakettiği şekilde yönetilir."
"Ülke insanının çoğunluğunun eğitimden yoksun bırakılmış olması bir cinayettir. Devletin kendi kendini yok edişi, intihar etmesi demektir.”
"Çocuklar toprağa tutunmaya heves eden sağlam fidanlar gibi yetişiyor."
"Gençliğimiz dinsizliği düşünce özgürlüğünden sayıyorlar. Dinsizlik halkın ruhunun yoksulluğudur, hastalığıdır. Bunun sonucunda hayvan-insanlar, ahlaksızlık ve soygunculuk kalıyor elimizde."
"Canlı fikirlerin, zorlu kültür emeğinin yüce ruhlu insanları lazım."
"Sizi toplumsal çürümeden ve ölümden manevi dirilişe davet ediyorum."
"Şüphe duymak; kabul etmemek, her şeyi reddetmek demek değildir. Şüphe duymak; gözü kapalı kabul etmemek, kontrol etmeden kabul etmemek demektir."
"Her şey kendi zamanında, yerinde ve kararında yapılmalıdır."
“Aydınlanma sadece kitaplar vasıtasıyla yayılmaz. Aslında insandan insana aktarılır.”
“Halka nasıl çalışması gerektiğini öğretin. Yoksul fakat sağlıklı bir yaşamın nasıl kurulacağını öğretin. Kendilerinin ve çocuklarının sağlığını nasıl koruyacaklarını öğretin. Mutlu bir aile hayatının nasıl kurulacağını öğretin. Çocukların nasıl yetiştirilmesi gerektiğini, eşlerin birbirine nasıl davranması gerektiğini öğretin.”
"Sizin göreviniz ağır bir topu biraz daha yukarı ve uzağa atmak değil, halkınızı yükseklere çıkarmak, vatanınızı daha hızlı geliştirmektir."
"Sen yüce fikirleri taşıyan insanları öldürdün ve öldürmeye devam ediyorsun ama fikirleri öldüremezsin."
Yorum Gönder